FLOW4YOU - Jana Zimpel – Ürün Satış Müdürü, Yıkama Başlıkları
GEA'da başlama tarihi: 2015
En öne çıkan üç karakter özelliği: açık fikirlilik, hırslı ve neşeli
Kendisinin akışa bırakma tavsiyesi: "Keyif aldığınız ve sizi motive eden şeyi yapın!"
"En çok sevdiğim şey, çeşitlilik - müşterilerle irtibat ve etkileşim, her defasında yeni bir şeyler sağlıyor. İş oldukça çeşitli, çünkü müşterilerin ihtiyaçları her zaman farklı. Doğrudan irtibat kurarak bu ihtiyaçlara doğrudan yanıt verebiliyor, en iyi çözümleri belirliyoruz. Bu, nihai ürüne, servise katkıda bulunabilmem ve daha da iyileştirebilmem anlamına geliyor. Bu da beni gerçekten motive ediyor ve bu işi yapabiliyor olmaktan memnuniyet duyuyorum.”
"Hazır giyim, katalogdan seçme çözümler sağlamıyoruz. Önemli olan şey, müşterinin neye ihtiyacı olduğu. Bu her zaman için GEA şirketinin felsefesi oldu. Ve ben de kesinlikle buna katılıyorum. Rakiplerin de şüphesiz sundukları özelleştirilmiş çözümleri var. Ancak GEA'da bizler, müşterinin ilgilerini hesaba katmadan kurum içinde dahili olarak geliştirdiğimiz şeyleri müşteriye sunmuyoruz. Bizim oldukça müşteri-odaklı yaklaşımımızı ve oldukça açık olup, iletişim kuruyor olmamızı seviyorum. Bizi ayıran şey de bu - odağımız kesinlikle müşteri. Bunun bizim farkımız olduğunu söyleyebilirim."
"Alman lise diplomamı aldıktan sonra, gitmek istediğim yönü düşündüm ve eğitimde öğrendiklerimi doğrudan uygulayabilmek için de teori ve uygulamayı birleştiren çift-eğitim programını değerlendiriyordum. Başka bir deyişle, sadece düz mantık teoriden gitmek yerine, elle tutulur bir şeyler yapacaktım. Bunları düşünürken, karşıma GEA Tuchenhagen çıktı. Onları bulduğum için çok şanslıydım. Gençler genellikle endüstriyel kuruluşlara aşina olmuyorlar. Ve boş bir tahta olarak benim de şirketten haberim yoktu. Tesise bir göz attım ve hemen ikna oldum. Stajım esnasında diğer endüstriyel kuruluşları tanıma fırsatım olmuştu, o nedenle tur esnasında şirket anlatılırken, elimde GEA'yı kıyaslayabileceğim bir şeyler vardı. Ve bunun bana çok uygun olduğunu biliyordum. Felsefeyi, şirketin en iyiler arasında olma çabasını ve hassasiyete verdikleri önemi görebiliyordum ve kendi kedime düşündüm: 'Bu muhteşem ve bir parçası olmak istiyorum!'. Benim gönlümü kazanan da bu oldu. Ve neyse ki, şirket de iş görüşmesine gittiğimde beimle aynı şeyleri gördü."